Nodül tiroid değerlendirilmesinde, tiroit hastalığı ve radyasyon maruziyetine dair kişisel öykü alınmalıdır. Ayrıca, hastanın aile öyküsü de alındıktan sonra boyun bölgesinde bölgesel adenopati gibi fiziksel bir özellik olup olmadığına dikkat edilmeli ve fizik muayene yapılmalıdır. Nodül tiroid ultrason ile mutlaka değerlendirilmelidir. Tedavi amaçlı radyasyona maruz kalma öyküsü olan hastalar, hem nodül tiroid hem de tiroit kanseri açısından yüksek risk altındadır. Bu bilgi, nodül tiroid için tanı koymada son derece önemli olup, tiroidin tamamının çıkarılmasını gerektiren bir durum olabilir. Nodül tiroid hastalarında aile öyküsü son derece önemlidir ve bir aile içerisinde benign ya da malign tanılar bulunabilmektedir.

Nodül tiroidlerinde, tiroit dokusunun büyüklüğü, karakteri, dokusu, mikrokalsifikasyon varlığı ve homojen olup olmadığı ultrason ile değerlendirilir. Aynı zamanda doku örneklemesi yapılır. TSH ve T4 düzeylerini içeren tiroit fonksiyon testleri de hipofiz-tiroit ekseninin durumunu ve tiroit hormon üretiminin fizyolojik uygunluğunu göstermektedir.

Dominant bir soliter nodül tiroidi olan ve ötiroid seyreden bir hasta için mutlaka ince iğne aspirasyon biyopsisi uygulanmalıdır. Biyopsi genellikle ultrason eşliğinde yapılır ve nodül tiroid için malign olup olmadığına yönelik en değerli bilgiyi içerir.

1.5 cm üzerindeki nodül tiroidi için, yapılan biyopsi sonucu malignite yoksa medikal izlem gereklidir. T4 ile supresyon tedavisi yapılır. Tedavi sürecine rağmen nodül tiroid büyüme gösterirse cerrahi endikasyon vardır. Tedavi ile nodülün küçülmesi sağlanamasa bile ilerlemesi durdurulabilir.

Otonom nodül tiroid, serum sensitif TSH düzeyi düşük, sintigrafide sıcak olarak saptanmış olan nodüllerdir. Hastanın yaşının artması ve nodül çapının artması ile toksik nodül potansiyeli de artar. Çapı 3 cm'den küçük olan nodüller takip edilir; büyük olanlar ise cerrahi tedavi gerektirmektedir.

Kistik nodül tiroid, saf kistik nodül tiroidi saptanmış olan hastalardır. Bu hastalar için biyopsi hem tanı hem de bir tedavi yöntemidir. Nüks eden kitlelerde ince iğne aspirasyon biyopsisi üç kez tekrarlanmalı; dördüncü kez tekrarlayan kistlerde ise cerrahi yöntem uygulanmalıdır. Bilinen bir nodül tiroid ağrıya neden oluyorsa, kist içinde kanamadan bahsedilir. Kanlı aspiratlarda malign olma ihtimali yüksektir.

Nodül tiroid, tiroit dokusunda oluşan nodüllerin değerlendirilmesi ve tedavi edilmesi gereken bir durumdur. Kapsamlı bir kişisel ve aile öyküsü, fizik muayene, ultrason ve biyopsi gibi yöntemler kullanılarak tanı konulur. Tedavi seçenekleri arasında medikal izlem, supresyon tedavisi ve cerrahi müdahale bulunmaktadır. Erken tanı ve doğru tedavi ile komplikasyonlar önlenebilir ve hastaların yaşam kalitesi artırılabilir.